23 Ocak 2014 Perşembe

Sen Aydınlatırsın Geceyi-Başka Sinema

Çok yetkin oyuncular, nefis bir kurgu var karşımda. Özenle işlenmiş kareler, düşünülmüş, taşınılmış felsefik çümleler...

Böyle bir film Sen Aydınlatırsın Geceyi. Hem sevimli, hem hüzünlü, hem düşündüren, hem de  haz veren. Basit ama zor bir film. Görselleri, duyguyu sıradışı verişi, müzikleri vesairesi. Çok emek verilmiş belli.
Bukadar 'derin' den saflık, çaresizlik, aşk vs meselesini anlatan bir film de 'kötülüğün' bazen öznesi, bazen aracı olarak hep kadın işaret edilmiş. Aşık olunan kadın, saflığı ortaya koyabilmek için bir figurandır ve aslında kirlidir. Gebeliğini yamamaya çalışır kadınlar film boyunca, nizam dışı gebeliklerini. Anne karakteri yoktur zaten, çoktan öldürülmüştür. Fimin de 'kadın' böyledir diye bir anlatım yok elbet ama satır aralarından bunu görmek çok çok kolay. Özellikle yapılmış olmalı. Filmi yapanların ( yönetmen ve senarist olmalı işaret ettiklerim?) kadınlardan tiksindiği aşikar ve belliki bu nefreti göstermeye gayret etmişler. Film bence altın bamya yı fazlasıyla hak ediyor. Benim gördüğüm en iyi altın bamya. Hatta bamya için çekilmiş olabilir film? Ama hakkını da verelim, kadına yönelik şidet için öz bir eleştiri de var filmde. Şiddeti hak etmese de, kadın "kirli" işte!


Ben Onur Ünlünün ismini çok duyup, merak edenlerdenim. Bir bölüm dizisini ve  'Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi’ ni izledim. 
'Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi’ filmi 2011 yapımı, belki film 1980x - 199x yapımı olsaydı başka etkisi olabilirdi de, 2011 yapımı olup da 'cumhuriyet eliti' ne dokundurmak başka bir şey oluyor. Fazıl Say üzerinden yaratılmış karakter bende büyük öfke yaratmıştı. Sen Aydınlatırsın Geceyi izlerken, Onur Ünlü'nün Fazıl Say'ı anlatış biçimindeki Say'ın kendini üstün göreme halinin Onur Ünlü' de vücut bulduğunu izlenime kapıldım.  Aklıma mühendislik fakültesinde kendini dahi sanan, kadınları aşalayıp duran ama yüzlerine bakıp da iki laf edemeyen gençler geldi. Dahi değiller demiyorum, dahiden anlamam :)
Bu arada, bir süredir Fazıl Say'ın İlk Şarkılar albümmünü dinlemeden huzura eremiyorum. Fazıl Say dahidir demiyorum, nitekim dahiden anlamam.


Dediğim gibi, sade bir izleyici olarak zihnimde kalan kırıntıları serpiştiriyorum. 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder